Yürümek tüm düşüncelerini sonsuzun sonuna atarak.Ve adımlarını sayarcasına atmak hafifçe çiseleyen damlalar arasında. Zihninde dünyanın karmaşıklığına eş bir dolambaçlı yol ve o yolda kaybolmak üzere olan onlarca insan. Dertli insanların dünyasında at gözlüğüyle sadece önüne bakarak yürümek yada etrafından haberdar olup yürüyüşüne onları da yanına katarak devam etmek.
Yürümek, sevdalı zamanlarda .Niçin ve neden yürüdüğünü bilmeden sadece ve sadece yürümek. İnsanlar görürüz kızgın yaz güneşinin adeta bir kor halini aldığı akşam vakti kordon boylarında,parklarda,caddelerde,sokaklarda yürüyen.İnsanlar görürüz kristalden yapılmış kar taneleri altında bozulmasınlar diye üzerlerine basmadan yürümek isteyen. İnsanlar görürüz rengarenk çiçeklerin arasında ama hiçbirini görmeyen, farketmeyen. İnsanlar görürüz Trabzon yaylalarında herkesin kendi gibi mutlu mesut yaşadığını varsayan bir şekilde manzaranın tadını çıkaran.
Sonbaharda ağaçların yapraklarıyla vuslatı yaşadığı dönemde gazeller üstünde her adımda hışşşt sesini duyarak yürümek. Her yaprakla bir insanın da bu dünyadan göçtüğünü varsayarak adımlarını atmak. Ya da yaprağın bir süre daha dalında kalması için çırpınmak.
Ve dostlar.Yürümek göz alabildiğince çiçeklerin içinde, ıtır kokuları duyarak. Her gelincikte yâri hatırlayarak. Her tanımadığın çiçekte gelincikten yardım isteyerek. Sormak ona tüm çiçekleri ve en güzelini ve beklemek cadının aynaya sorduğu “Bu dünyada en güzel kim?” sorusunun cevabını beklediği gibi.
Beklemek, saatlerce yürüyerek, geleceğini bildiğim dostu ve yaranı. Hangi dost gelir yanınıza amansız gözüken bir hastalığın pençeleri arasında dolaşırken? Hangi dost gezme, eğlenme,tv izleme yada çocuklarını bırakıp sizin kapınızı çalar? Hangi dost gelir daha büyük sıkıntılarınızı engellemek için yanınıza? Hangi dostunuz dünyanın en zor işlerinden biri olan birilerinden maddi kaynak istemeyi sizler adına yapar ve derdinize merhem diye sürer? Çaresizliğin etrafınızı sarmaladığı zamanlarda keskin bir kılıç gibi gelerek karamsarlık ağlarını parçalayan ve sizi eskisi gibi yaşatmayı arzulayan kimler vardır etrafınızda? Ya da kaç dostunuz “geçmiş olsun, Allah şifa versin” cümlesinin haricinde yakınlık gösterir yaşadıklarınıza?
İsimlerini tam olarak bilmediğiniz, şahıslarını ayrıntılı tanımadığınız, toplumu onlarla birlikte oluşturmaktan gurur duyduğunuz kimselerin size sahip çıkmasıdır asıl olan yürüyüş. Meslek hayatında koskoca 25 yılını devirdikten sonra 2,5 yaşındakiyle 70 yaşındakine aynı sempatiyle yaklaşabilen gönül kahramanlarıyla yürümektir aslolan. Çevresine topladıklarını insanlık potasında eritip aynı yolun yolcuları haline getiren fedakar ruhlarla birlikte yürümektir asıl mesele. Yapılan çalışmanın en ince ayrıntısına kadar kafa yorarken sıcak bir gülümsemeyle el vererek yürümektir insanlık. Bu yürüyüştekilere verilecek en güzel hediye daha çok insana ulaşma adına ellerinden tutarak çiçekler içinde koşturmaktır.
Geçen yazımızda tavsiyede bulunduğumuz sosyal yaşam programının yanına lütfen yürümeyi de ekleyin. Dergilerine baktığınız insanlar çiçeklerle bezenmiş rengarenk bir insanlık yolunun yolcuları ve tek amaçları bu güzel yolda daha çok insanla yürüyebilmektir. Her birinize verecek bir gülleri olduğundan emin olabilirsiniz.
Murat ÇOLAK
Irmak Koleji/Ardahan