ABD’de kılavuzlarında 2012’de kullanılmaması önerilen prostat kanseri erken tanı testi PSA, yeniden önerilmeye başlandı. Gerekçe: Erken tedaviden fayda görebilecek orta ve yüksek riskli kanserlerin daha az oranda teşhis edilmeye başlanması.
ABD’de koruyucu hekimlik ve tarama konularından uzmanlaşmış kısa adı Önleyici Hizmetler Çalışma Birimi (USPSTF), 2012’de PSA seviyesinin erkeklerde prostat kanseri erken tanısı için bir test olarak kullanılmamasını önerdi. Bunun ana sebebi, PSA’nın prostat kanseri dışında, başka nedenlerle de yükselebileceği ve pek çok erkeğe gereksiz biyopsiler uygulana bilmesiydi.
Diğer neden, hastaya zarar vermeyecek, hayatını tehdit etmeyecek önemsiz kanserlerin teşhis edilmesi ve gereksiz tedavilerin uygulanmasıydı. Ancak 2012’den sonra özellikle ABD’de biyopsi sayıları hızla ve ciddi oranda azaldı. Erken tedaviden fayda görebilecek orta ve yüksek riskli kanserler daha az teşhis edilmeye başlandı. Tümörler erken dönemde tanınamaz oldu. PSA’nın doğuşundan itibaren devamlı düşen prostat kanserinden ölüm oranında duraksama görüldü. Bu bulgular ve Avrupa tarama çalışmasının (ERSPC) yayınlanan daha olumlu sonuçları nedeniyle USPSTF de önerisini gözden geçirdi ve 55- 69 yaş aralığındaki erkeklere PSA testinin önerilebileceğini bildirdi.
İLK TEST 40’INDA YAPTIRILMALI
Acıbadem Taksim Hastanesi üroloji ve üroonkoloji uzmanı Prof. Dr. Can Öbek, Amerikan Kanser Derneği verilerine göre 1993-2014 yılları arasında prostat kanserinden ölüm yüzde 51 oranında düştüğünü hatırlattı. Bu düşüşte etkili faktörlerin başında PSA’nın olduğunu belirten Prof. Dr. Öbek, “Çeşitli kılavuzların farklı önerileri var. 2017’de değişiklik yapan USPSTF kılavuzu 55-69 yaş aralığındaki erkeklere öneriyor. Coğrafi olarak daha yakın olduğumuz Avrupa Üroloji Derneği 45 yaşta ilk PSA testini önermekle beraber, 40 yaşındaki PSA değerinin kişinin prostat sağlığı ile ilgili ileriye yönelik önemli öngörüde bulunduğunu bildiriyor. Benim bu konudaki yorum ve önerim, her erkeğin 40 yaşında temel bir PSA testi yaptırması. Daha sonraki yıllarda ne sıklıkla bakılması gerektiği, üroloji hekimi tarafından ilk değerlendirme sonucuna göre tavsiye edilecektir” dedi.
Prostat kanserinde toplum taraması (sağlık sisteminin belirli kriterleri taşıyan herkesi teste tabii tutması) önerilmiyor. Toplum taraması konusunda en önemli veriler ERSPC çalışması olarak bilinen çok merkezli Avrupa Çalışması’ndan geliyor. Bu çalışmanın 13 yıllık takip sonuçlarına göre prostat kanserinde toplum taraması, prostat kanserinden ölümü yüzde 29 azaltsa da bunun bedeli ağır. Bir kişinin hayatını kurtarmak için, 781 kişiyi taramak ve 27 kişiyi tedavi etmek gerekiyor. Bu sayılar halen toplum taraması önerilmesi için kabul edilebilir değil.
Ancak ‘fırsatçı tarama’ denen, kişisel düzeyde karar verilen erken tanı değerlendirmesi önemli. Prof. Dr. Öbek, “Prostat kanseri erken tanısından fayda görebilecek erkeği bu konuda etraflıca bilgilendirip, erken tanı konusunda istekliyse PSA testi ve prostat muayenesi yapmayı öneriyoruz” dedi.
Çok düşük PSA’da bile kanser saptanabiliyor
PSA testinde bir erkeğe kanser olmadığını garanti edecek bir sınır değer yok. Çok düşük değerlerde dahi kanser saptanabiliyor. Güncel Avrupa Üroloji Derneği Kılavuzu’nda 40 yaşta total PSA değerinin 1 ng/ml. altında, 60 yaşta 2 ng/ml. altında olması gerekiyor. Bu değerlerin üzeri önemli prostat kanseri gelişmesi açısından riskli kabul ediliyor. PSA oranının iyi olması önemli oranda rahat nefes aldırıyor. Ancak kanser olmadığını veya ileride gelişmeyeceğini garanti etmez. Muayene ile birlikte PSA takibi gerekir.
PSA nedir?
Prostat erkeklerde olan bir salgı bezi organı. PSA (Prostat Spesifik Antijen) prostattan salgılanan ve meninin sıvılaşmasında görevli bir enzim. Prostatın iyi huylu büyümesinde, prostat iltihabında ve prostat dokusunun zedelenmelerinde kanda PSA seviyesi artabiliyor. Ancak PSA’nın esas önemi, prostat kanserinde kanda normalden yüksek saptanabilmesi. Bu özelliğinden dolayı prostat kanseri erken tanısında ve hastalığın seyrinde bir tümör belirteçi olarak kullanılıyor.